Reklam Mecralarının Vosvos’u: Internet


Hitler zamanında Alman otomotiv şirketlerinden 1000 Mark’ın altında fiyatla satılabilecek bir otomobil tasarlamalarını istediğinde, pek çoğu bunun mümkün olamayacağını düşünmüştü. Hitler’in verdiği gereksinimler basitti, 990 Mark’a satılabilmeli, 2 yetişkin ve 3 çocuğu 100 Km/s hıza ulaştırarak taşıyabilecek güce sahip olmalıydı. 990 Mark, o zaman küçük bir motosikletin fiyatına eşitti. Hitler’in hayali, her Alman ailesinin bir otomobile sahip olmasıydı. İşte bu hayal, belki de şu anda otomobil dünyasında Alman üreticilerinin geldiği prestijli noktanın en önemli sebebiydi.

Ferdinand Porsche, bu konuda iddialıydı. Zaten Hitler’in bu konudaki talebi gelmeden önce de, düşük maliyetli bir otomobil için fikirleri vardı. Ama, Hitler’in desteği ile, Ferdinand Porsche’un fikirleri gerçeğe dönüşecekti. Yaptığı tasarım, otomobilin maliyetini düşüren pek çok özelliği bir araya getirmekteydi. Hava soğutmalı (radyatörden tasarruf için), arkada, tekerleklere yakın bir motor (şaft ve benzeri mekanik parça maliyetlerini önlemek için) ve amortisör içermeyen çok basit bir süspansiyon sistemi. Sonuçta, 30’lu yıllardan bu yana, milyonlarca adette üretilen bir efsane doğmuştu: Volkswagen Kaplumbağa, veya, Vosvos.

Küçük Büyük Reklamcılık: Internet Reklamcılığı
Internet ve Web’in ilk yıllarında marjinal bir reklam mecrası olarak kabul edilen bu alan, günümüzde her ölçekte kurumun, hemen hemen her ölçek ve amaçta reklam kampanyası düzenleyebileceği bir özelliğe ve hacme ulaştı.

Ancak bu yeni dönemdeki en önemli gelişme, her zaman reklam bütçesi olan ve mecra seçmekte zorlanmayan büyük şirketlerden ziyade, küçük ve orta ölçekli şirketlere daha önce hayal edemeyecekleri bir tanıtım imkanı sunması oldu.

Küçük Özellik: Her bütçeye göre reklam
Düşünün, Antalya’daki bir pansiyonun, yurtdışındaki potansiyel müşterilerine ulaşması geçmişte mümkün müydü? En basit şekilde düşünürsek, hangi ülkede, hangi dergiye reklam verecektiniz? Hangi vizyonla, hangi bütçeyle bu reklamı verecektiniz? Tek şansınız, sizi rastlantı eseri keşfeden turistlerin, kulaktan kulağa sizi tanıtmasıydı. Ama şimdi düşündüğünüzde, aynı pansiyonun, arama motorlarında, sadece Antalya bölgesinde konaklama arayanlara reklamını göstermesi, hem de istediği bütçe, istediği dille ve ülkede bu reklamı gerçekleştirmesi mümkün. Herhangi normal zeka seviyesine sahip bir insanın, bunu yapmasını engelleyecek hiçbir şey yok! Kısacası, Antalya’lı bu küçük pansiyon, yakınındaki uluslararası otel zinciriyle bile rekabet etme imkanına sahip olmakta. Bu örneği her alanda ve sektörde çoğaltmak mümkün.

Büyük özellikler: Ölçülebilirlik ve ölçeklenebilirlik
Internet reklamlarının, özellikle arama motoru reklamlarının en güzel yanlarından biri de, farklı kampanya senaryolarını, küçük bütçelerle deneyerek, içlerinden en başarılı olanlarını büyütme şansını size vermeleri. Günlük bütçesi 10 YTL olan bir kampanyayı, milyon YTL’lik bir kampanyaya dönüştürmek için yapmanız gereken tek şey, web arayüzünden bütçe değerinizi arttırmak. Üstelik bunun sonucundaki geri dönüş oranından da emin olmanın rahatlığı ile bunu gerçekleştirebilirsiniz. Geleneksel mecralarda, böyle bir test çalışmasını yapmanın ve ölçeklendirmenin, zaman ve para maliyetini bununla karşılaştırmak mümkün olmayacaktır sanırım.

Evet, Internet reklamları, mevcut bütçenizle, sizi hedefinize hızla ulaştırmakta; bu Vosvos değil de nedir sizce :-)?

Not: Bu yazı Mediathink dergisinin son sayısında yayınlanmıştır.

Reklam Mecralarının Vosvos’u: Internet” için 2 yorum

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir