Günümüzde müşterinin bilgiye ulaşması kolaylaştıkça, ürünlerin yüksek kar marjları ile satılmasına da olanak kalmadı. Şimdi şirketler, yüksek verimlilik ile çalışan pazar liderleri ile rekabet edebilmek için, çok daha düşük kar marjları ile yetinmek zorunda kalıyorlar. Çok niş pazarlara hitap eden ürünler bile, eskisi kadar astronomik kar marjlarının keyfini çıkartmakta zorlanıyorlar.
Aşırı rekabet müşteri yararına mı?
Ben piyasalardaki aşırı rekabetin, kısa vadede müşteri lehine etki yaratmasına rağmen, uzun vadede genel olarak ürün özelliklerinin (veya kalitesinin) sınırlandırılması ve sınırlı ürün çeşidinin oluşmasına yol açaçağını düşünüyorum. Aşırı rekabet altında çalışan şirketlerin öncelikli hedefi günü kurtarmak olacak ve ar-ge, müşteri sadakati gibi konularda eksik kalacaklar. Sonuç olarak, daha çok reklama maruz kalacağız belki ama aslında arasından seçim yapacağımız ürünler birbirine çok daha benzer özelliklere sahip olacaklar.
Aşırı rekabetin bir sonucu da, ürünlerin çok daha hızlı ve özensiz üretim süreçlerinden geçerek müşterilere sunulabiliyor olması. Her ne kadar günümüz teknolojisi üretim süreçlerini kısaltsa ve kolaylaştırsa da, bu bence bir ürünün tasarımının yapılırken, iyi bir endüstriyel tasarım gerçekleştirilmesini güvence altına alamıyor. Aksine, üretim işi artık gittikçe endüstriyel tasarımdan çok da fazla anlamayan kişilerin elinde şekillenebiliyor.
Daha bilimsel garanti süreleri
Günümüz pazarlarındaki aşırı rekabet, artık şirketlerin ürünleri ile ilgili verdikleri garanti sürelerini de çok daha iyi hesaplamalarına yol açıyor. Eskiden sadece 1 sene garanti sunan bir ürünü belki 5 sene rahatça kullanabilirken, şimdi 3 sene garanti sunan bir ürünün, 3 senenin dolması ile arıza yaptığını görerek şaşırabiliyoruz. Çünkü, eksiden geniş kar marjı ile çalışan şirketler, ürünlerinin özelliklerini garanti şartlarının çok üzerinde tutabilirken, şimdi, istatistiğin sunuduğu bütün olanaklar kullanılarak, ürünlerin garanti süresi kadar dayanmaları sağlanabiliyor. Bu da, şirketlerin daha düşük maliyet ve dolayısı ile rekabet altında da olsa daha yüksek kar marjı ile çalışmalarına olanak tanıyor.
Garanti satın alma
Hatta birçok şirket, standart olarak sundukları garanti ve destek süresini kısa tutup, daha uzun süreli garantileri müşterilere ek ücret ile sunmaya başladılar. Tüketiciler de, ürünlerin artık daha fazla bozulma ihtimali olduğunu görerek, istemeden de olsa, bu seçeneklerden faydalanmaya başlıyorlar.
Sonuç olarak, günümüzde müşterinin de, satıcının da işi daha zor. Artık bazı ürünler çok daha ucuz ortalama fiyatlar ile satılabilirken, müşteri tarafında bu daha düşük güvenilirlik seviyesine sahip ürünler olarak yansıyor. Satıcılar ise, uzun vadeli hedefler koyamadan, rekabet altında ezilmeden yaşamaya çalışıyorlar.
Ne dersiniz, bir süre sonra her ürün, harcıalem ürün haline mi gelecek yoksa?





