Pazarlama Blogları Karnavalı XIX

İşte sıra sonunda bana da geldi! Bakalım geçtiğimiz hafta pazarlama bloglarında neler olmuş? Haydi, şimdi çayınızı/kahvenizi alıp karnavalın tadına varın.

Marketing Post, “IKEA, Kendi Pazarını Yaratmak!” başlıklı yazısında, IKEA’nın müşteriye benzersiz ürünler sunarak ve bunu akıllı iş modeli ile birleştirerek nasıl kendi pazarını yarattığını anlatıyor.

İyi Fikir, geçtiğimiz günlerde vizyona giren yeni James Bond filminde kullanılan sponsor marka görüntüleme tekniklerini analiz ederek özellikle de Virgin Atlantic’in CEO’sunun bu konudaki başarısından bahsediyor, “James Bond ve ürün yerleştirmede Richard Branson farkı” başlıklı yazısında.

Bu arada, Mehmet Doğan ile Selim bey arasındaki nefis blog paslaşması, kendilerinin “Mahir ve Borat’ı Tebrik Ederim” ve “Laz müteahhitlerin yarattığı mimari vahametle internetteki görsel kirlenme arasında hiçbir nitel fark yoktur!” başlıklı yazıları ile devam ediyor. Paslaşmanın ana konusu, Internet’teki bilinçli ve/veya bilinçsiz görsel çirkinlik örneklerinin ne şekilde algılanması gerektiği ile ilgili.

Reklam, sadece satışını arttırmak istediği ürünün direkt tanıtımını mı içermeli, yoksa insanları düşündürerek ve ortak toplumsal konulardan da yola çıkılarak daha başarılı reklamlar ortaya konulabilir mi? Cevabı Aykırı Notlar‘ın “Biz ne zaman ayrı düştük?” başlıklı yazısında.

Çilek Mobilya mağazasının vitrininde, marihuana içen bir adamın ne işi var diyorsanız, Brand Boxİşte o fotoğraflar“da bunu görüntülüyor. Basit bir hata gibi gözükse de, küçük detayların marka kimliğimize verebileceği zararlara karşı uyanık olmamızı hatırlatan bir durum bu aslında.

Eylülce, Almanya ve Kıbrıs seyehat izlenimlerini paylaşmış bizlerle bu hafta: “Ich war In deutschland ve kıbrıs’taydım

Murat Buyurgan‘ın gözünden Cappy’nin doğru dürüst web sitesine sahip olmayan Internet reklamı kaçmamış. Sanırım TV ve benzeri geleneksel mecralara çok alışmış olan büyük reklamverenler bazan Internet mecrası ile ilgili çalışmaları biraz hafife alabiliyorlar.

Türk menşeli “Kahve Dünyası” markalı kahve dükkanlarının, Starbucks gibi dünya devleri ile rekabet için nasıl farklılaştığını merak ediyorsanız, Pazarlama Karması‘nın “Kahve Dünyası” başlıklı yazısını okuyun derim.

Farklı olmak, farklılaşmak, hatta ayrımcılık pazarlama dünyasında işe yarayan taktikler. Peki bu kavramlar neden insanlığın sosyal ve politik anlamda başının derdi olmuşlar yüzlerce yıl boyunca? İsmail hoca Pazarola!‘da “Papa ve Yatak Odası Diyalogları” başlıklı yazısında bu konuyu irdeliyor.

TV’deki sanal reklamlar sizi de rahatsız etmiyor mu? Zeynep Özata, bu işin “Kurtlar Vadisi Irak” filminin gösterimi esnasında nasıl abartıldığına değinmiş bu haftaki bir yazısında.

Nike’ın logosunun grafik tasarımı ile ilgili bir hikaye, Ana Fikir‘in “Dünyanın en tanınan logosunu 35$’a yapar mısın?” başlıklı yazısında.

Fikir Atölyesi‘nde Etkileşimli Pazarlama Zirvesi 2.0’dan önce, site okurları tarafından zirve konuklarına yöneltilmek için sorulan soruların cevapları yayınlanmaya başlandı. Bu ilginç uygulamanın sonuçları Tunç Kılınç‘ın “Cevaplar Gelmeye Başladı” başlıklı yazısında.

Reklam Bağlantıları
Pazarlama Danışmanlığı
Arama Motoru Optimizasyonu
Google Adwords ve Adsense Reklam Yönetimi

Pazarlama Blogları Karnavalı XIX” için 4 yorum

  1. Bu güne kadarki karnavallarda bir çok değişik uygulama ile karşılaştık. Bu karnavalda herhalde en hızlı yayına giren karnaval olma özelliğini taşıyacak.

    Teşekkürler Serdar…

  2. pazarlama bloları kavramından yeni haberdar olsamda ilgimi fazlası ile çekmeye başladı. harika case studylere ve beyin fırtınasına olanak veriyorlar. karnavalların da yaygınlaşma açısından önemli olduğuna inanıyorum…

    konu ile daha yakından ilgileneceğime eminim…

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir